ABD Senatosunda, küresel bilgi savaşları kapsamında, Çin ve Rusya gibi ülkelerle nasıl rekabet edilebileceği konusu masaya yatırıldı.
ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesinin ilgili alt komitesi tarafından “Küresel Bilgi Savaşları: ABD kazanıyor mu kaybediyor mu?” başlıklı oturum düzenlendi.
Oturumda, ABD Küresel Medya Dairesi (USAGM) Yöneticisi Amanda Bennett, eski ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi David Stilwell, Ulusal Demokrasi Vakfı’ndan Christopher Walker ve Brookings Enstitüsünden Jessica Brandt, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Alt Komite Başkanı Ben Cardin, Rusya ve Çin gibi ülkelerin, kendi anlatılarını dünyanın farklı bölgelerine iletmek için önemli ölçüde kaynaklar ayırdıklarını söyledi.
Rusya’nın “dezenformasyon kampanyası” yürüttüğünü ifade eden Cardin, bu ülkenin, kişilerin gerçek ile kurgu arasında ayrım yapmasının zor olduğu kirli bir bilgi ortamı yarattığını ve Ukrayna’daki savaşı haklı göstermek için dünya genelinde çaba sarf ettiğini öne sürdü.
Cardin, Çin’in de dünya genelinde “propaganda kampanyaları” yürüttüğünü belirterek, uluslararası medya kuruluşlarıyla rüşvet karşılığında ittifaklar kurduğunu iddia etti.
Cumhuriyetçi Senatör Bill Hagerty de ABD’nin, Çin ve Rusya gibi zorlu rakiplerle benzeri görülmemiş zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, ABD’nin, “bilgi savaşlarında düşmanlarının gerisinde kalmasına” izin verilmemesi gerektiğini savundu.
USAGM’nin yaptığı çalışmalardan bahseden Amanda Bennett ise Çin, Rusya ve İran’ın bilgi akışını kontrol etmek için yatırımlar yaptığını öne sürerek, “Stratejik yatırımlar yapma fırsatını şimdi kaçırırsak, küresel bilgi savaşını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabiliriz.” dedi.
Christopher Walker da bilgi akışı alanındaki rekabetin, ABD ve müttefiklerinin önceliği olması gerektiğini savunarak, yeni medya alanındaki gelişmelere dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.
